23 Ekim 2009 Cuma

On Her Majesty's Secret Service

Başlığımız George Lazenby'ın hayat verdiği bir Bond macerasından. Hem majestelerine hizmetin yeri ve önemi hem de gizli ajanlık, uzay teknolojisi ve fantastik komplo teorileriyle konumuzu güzelce temsil ettiğine inanıyorum. Bugün size dün gece, baldırlarım üşümüş bir halde rüyasını gördüğüm bir maceradan bahsedeceğim.

****

Virgül Cabbar ve Tuşan Çakar kanka kıvamında iki habercidir. Ancak bu ikili aslen habercilikle dikkat dağıtan undercover(gizli) ajanlardır. Bu ajanlardan Virgül bir gün otururken aniden kendisine vahiy gelir. Bu vahiyde bir politikacının son anda helikopter kullanarak mitinglere katılmaya karar verdiği bilgisi vardır. Virgül Cabbar durduk yere "İyisi mi bu adamı öldüreyim!" der Hemen bir telefon kulübesine girer, haberci gömleğini çıkarıp ajan gömleğini giyer ve daha evvel e-bay'den aldığı "cepten aranınca manyetik alan yaratarak altimetreyi bozan ve helikopter düşüren" çipi mahalle bakkalının çırağına verir ve tembihler; "Oğlum koş bunu politikacının helikopterine tak, ama hızlı git taksiye bin gerekirse, bizim kanaldan ödenek çıkartırım makbuz almayı unutmazsan!"

Bakkal çırağı bir koşu çipi takmak için helikoptere yollanır. Yaşıtlarından, hatta bazı ünlü gazetecilerden daha zeki çırak, "Ya bu Virgül abi de keşke çipe basit bir devre ekleyiverseymiş, bu telefonla düşürme çipiyle uğraşmazdık. Hem belki dağda havada telefonlar çekmez?" diye de sorgulamalara girişir. Lakin 007 Virgül zaten bu helikopter suikastının emprovize olmasını, inceden füzyon cazı andırmasını dilemektedir.
Çırak helikoptere yaklaşır, çipi camdan içeri atar ve Virgül'ü arayıp haber verir.

Virgül bir koşu kanalının dış haberler santraline oturur bir telefon sapığı gibi helikopterdekileri aramaya başlar. Yüzü aşkın aramaya rağmen helikopterdekiler telefonu açmamaktadır. Ama aynı helikopter yolcuları partinin o esnada başka bir kentteki mitingine bizzat helikopterden telefonla katılmışlardır. Ama Virgül'ün yüzlerce aramasını açan olmaz. İkiyüz üçyüz kez çalan telefon da hiçbir telefon sahibini rahatsız etmez, kimse bu aramaları görmez.

Nihayetinde Virgül'ün otomatiğe aldığı aramaların sonuncusu, elektromanyetik bir etki alanı yaratarak "manuel olarak uçurulan" helikopterin altimetresini "dijital bir komployla bozma mucizesini gerçekleştirerek" politikacı ve beraberindekileri öldürür. Miting için yapılan arama ise dijital çipi Virgül kadar hislendirememiş olsa gerek ki, o düşürememiştir helikopteri.

Büyük yankı getiren olay kayıtlara kaza olarak geçse de birkaç ay sonra Newyorker bir gazeteci olan Cassandra Çıngar ve romantik prens Hikmet Baltan bu olayın aslen politikacıyı öldürmek için düzenlenen dijital bir suikast olduğunu ortaya çıkaran bir haberi gazetelerinde yayınlarlar. Haberde Virgül'ün helikopter yolcularını kazadan sonra habercilik amaçlı değil kazadan önce "Oh Jesus, why dude whoa?!" sorusunu sorduracak kadar şüpheli gayelerle aradığı resmi soruşturma kayıtlarına dayandırılmaktadır.

Virgül, Tuşan ve April O'neil beraberinde kanal yöneticileri ile idam edilir. Cevval habercilerimiz ise bir kiraz ağacı ve bir kadın memesinden oluşan çeşitli Noel sepetleri ile ödüllendirilir.

****

Sonra gülerek uyandım. Neden böyle bir rüyadan gülerek uyandığımı sorgularken rüyamın bir kısmının eksik olduğunu ise farkettim ve şimdi ekleyeyim diyorum.

Virgül'ün yaptığı aramalar kanalın anlaşmalı olduğu servis sağlayıcısı tarafından kayıt altına alınmıştı ve bu kayıtlar Tavaf gazetesininde ve aynı gazetenin iddiasına göre soruşturma dosyasında, çok yanlış bir şekilde GMT (Greenwich Mean Time) düzeniyle yer almaktaydı. Oysa kazanın yaşandığı ülke GMT+2 saat dilimindeydi.
Yani Virgül aslen ajan değil, yaşına göre eli yüzü düzgün bir haberciydi ve aramaları kazadan sonra yapmıştı; 14.46 aslen 16.46'ydı. Virgül ne motive sahibiydi ne eylemin kendisi ile alakası vardı ve yaptığı açıklamaların haklılığı ortaya çıkmıştı. Ortada bir bakkal ve çırağı olsa da uzay teknolojisiyle üretilen suikast çipi ortalarda yoktu. Helikopterdekilerin yüzlerce aramadan rahatsız olmama sebebi ise aramaların onlar muhtemelen bu dünyadan göçtükten sonra gerçekleşmiş olmasıydı.
Bu gelişmelerin üzerine April O'neil sevinçten tulumunu çıkarıp üzerime doğru... (hmm, sanırım rüyanın bu kısmı bana kalmalı)

Peki ya diğer taraf? Çıngar, Baltan ve muhabir ise "Biz kanalın otoparktan sorumlu müdürünü aramıştık o bize 'Ya Nüyork Knicks maçı ne oldu?' diye cevap verdi" ve "Bence biz haklıyız, biz her belgeyi her haberi oturup doğrusu nedir diye mi araştıracağız canım işimiz mi yok, gazeteci miyiz lan gerçekten?" diye ekledi.


Sonra gülerek uyandım, bunlara gülüyormuşum.

Takma Virgül keyfine bak.

1 yorum:

claritine dedi ki...

hell good!